Herhangi bir sorunun çözümüne değinmeden önce, o sorunun nedenlerini araştırmak mantıklıdır, ister sıkıntımızı ortadan kaldıran bir çözüm bularak, ister bu sıkıntının boyutunu azaltma yollarını bularak, tatmin edici sonuçlar elde edene kadar.

Ve sorunların biri ki her evin çocuklarında kötü davranışların bulunması, bu davranışlar inatçılığın, aşırı duyarlılığın ötesine geçebilir ve tahammülümüzü aşar. Böylece bu sürekli olan baskı ve istikrarsızlığın karışımıyla nasıl başa çıkabilineceği konusunda ebeveynlerden biri veya her ikisi de güvendikleri kişilere danışmaya başlarlar.

Fakat, ebeveynlerin bilmedikleri şeyler vardır…

Örneğin, onların bilinç düzeyi ve ruhsal sağlığı, çocuğun ruh sağlığını etkiliyor ve onu sosyal, duygusal becerilerini geliştirme lüksünün olduğu ya da olmadığı koşullarda yetiştirme ve her kötü davranıştan yavaş yavaş kurtulmaya çalışma yöntemi.

** (Bu becerileri sunma yönteminin her çocuğun yaş aşamalarına göre değişiklik gösterdiğine dikkat etmek gerekiyor)

* Bebeklikten başlayarak (5) yaşına kadar:

Çocuğunuzun sevgiyi, öğrenmeyi ve güvenliği aradığı yaş... O nedenle ebeveynlerin çocukları ile en keyifli zaman geçirerek sıcak ve sevgi dolu bir ilişki kurması bu aşamada çok önemlidir. Bu iyi bir sağlıklı psikoloji, yaşamının temellerini atmada uzun  yol katabilir.

*Ardından (okul) aşaması gelir: << farklı aşamalara ayrılır >>

-Çocuğunuz okula başladığında... Zihinsel, fiziksel ve sosyal yetenekleri hızla gelişmeye başlar, bu nedenle deneyimler yaşamaya ve duyguları hakkında daha fazla konuşmaya hazır olur.

Arkadaşlık ve akran baskısı başlar. Odak noktası evden dış dünyaya kaymaya başlar, böylece çocuğunuz sorumluluk duygusunu alır ve bağımsız olmayı öğrenir.

Her iki taraf için de kritik bir aşama olduğundan dolayı duygusal değişiklikler ortaya çıkar, sorular artar ve güven oluşturulur.

**(Bu yüzden ebeveynlerin çocuklarıyla nasıl diyalog kuracaklarını öğrenmeleri gerekiyor.)

-Çocuğunuzla sohbet ederek durumunu sormaya başlayın, onunla okul, arkadaşlar ve nelerden hoşlandığı ya da hoşlanmadığı hakkında konuşun.

-Çocuğunuza olan sevginizi ifade eden etkinlikler oluşturmaya başlayın, ona şefkatle sarılın, ara sıra onu sevindirecek hediyeler getirin, kendinize açılmasını, rahat hissetmesini sağlayın; bu yaşta çocuğunuzun tek istediği herkes tarafından kabul edilmek ve sevilmektir. Onu kabul etmeniz, onun için güven köprüsü kurmasının başlangıcıdır (bu yüzden o size bakıp duygularınızı yakalarken, onunla ya da onun önünde kelime seçiminize her zaman dikkat edin)

-Yaptığı her iyi bir işe odaklanın ve bunun için onu övün.

-İbâdet gibi bazı şeyleri ondan istediğiniz zaman, emretmeyin.

 (tüm semavi dinlerin ibadet konusunda kendi mahremiyetleri vardır.)

** Meselâ, “hadi namaz kılalım” demek, “hadi namaz kıl” demekten daha iyidir.

** Yani, baskısız bir şekilde çocuğun ruhuna yaptığı işe karşı bir sevgi aşılamak.

*Ergenlik öncesi aşamasına gelince:

Çocuğun duygularını daha iyi ifade edebildiği, doğru ile yanlışı ayırt etme yeteneğinin artığı ve onu rahatsız edebilecek fizyolojik değişikliklerin başlamasıyla kişiliğinin geliştiği bir dönemdir... Onun psikolojik ve zihinsel sağlığını etkileyebilir, bu gelişim aşaması bir çocuğun hayatındaki zor aşamalardan biridir, dolayısıyla ebeveynler çocuklarına eşlik etme ihtiyacının farkında olmalıdır, endişelerini ve sorunlarını ifade etmesine izin vermelidir çünkü sonuçta büyük bir fark yaratacaktır.

**Çocukla konuşma oturumları düzenlemek (baskı, beklentiler veya doğrudan sorular sormadan) bu aşamada maruz kalabileceği duyguların değişkenliğini azaltacaktır.

-Davranışında ani bir değişiklik fark ederseniz, konuşmanızı spontane, anlayışlı ve duyarlı yapın (ve değişikliğin nedeni hakkında sizinle konuşmak isteyip istemediğini sorun).

* Ergenlik dönemi (14 yaşından itibaren başlar):

İşte ebeveynler için en endişe verici aşamadır, burada genç daha fazla bağımsızlık ve sorumluluk aramaya başlar, arkadaşlarıyla kaynaşarak etkilenmesi artar.

Sosyal medya nedeniyle genç, ailesiyle daha az zaman geçirebilir, bu da ebeveynler için endişe konusudur eğer durumun kontrolü elden çıkmaya giderse.

<<Ve burada, çocuklarının onlarla olan ilişkisi için denge planlarının nasıl geliştirileceği konusunda ebeveynlerin rolü geliyor>>

Fizyolojik değişiklikler nedeniyle sosyal kaygı artar ve bu planların ilerlemesini etkiler.

Ancak anne, baba veya birinin sabrı, çocuğu ergenlikten yetişkinliğe geçen sağlıksız davranış ve alışkanlıklardan uzak tutacaktır.

-Çocuğunuzla aranız iyi olabilir veya zorluklarla karşılaşabilirsiniz, ama her iki durumda da ona sevginizi ve yardım etmeye her zaman hazır olduğunuzu gösterin.

Pek çok ebeveynin çocuklarıyla iletişim kuramamaktan şikayet ettiklerinin farkındayız ve buradaki hata onlarla konuşma zamanı ve türünü seçmelerinde.

-Ergene son derece dikkatli ve zekice davranılmalıdır.

Örneğin, birlikte yemek pişirmek gibi sohbet etmek için fırsatlar yaratmayı deneyin...

Sorularınız eleştirmeden açık ve anlaşılır şekilde olsun, her zaman ona fikirlerini sorun ve güçlü bir dostluk ilişkisi oluşturmak için fikirlerinizi onunla paylaşın ki biriniz diğerini anlasın.

-Eşyasını ilmi ile araştırmaktan sakının.

Bu, aranızdaki tüm güven unsurlarını yok eder ve onun isyan ruhunu artırır, araştırma gerekliyse ve koruma nedeniyle, o zaman dikkatle yapılmalıdır (mahremiyetini ihlal ettiğinizi ona hissettirmeden).

**hatırlayın:-

-Yukarıda bahsedilen her şeyin birbiriyle bağlı olduğunu, her zaman kolay olmayacağını ve sizden sabır, irade gerektirebileceğini, sonuç ancak tüm buna değer.

-Evde birden fazla aile varsa... Bütün tavsiyeler etkilenir, çocuğunuzun yetiştirme şekline başkalarının müdahalesi… tüm çabaları yok eder.

(Çocuğu aynı anda farklı talimatlara maruz bırakmak onda içsel bir çatışma yaratacak ve kısa sürede bu çatışma isyana dönüşecektir)

Bu nedenle, her anne ve babanın, emeklerinin karşılığını alabilmeleri için çocuklarını büyütmek için yeterli alana sahip olma hakkı vardır.

*Şimdi söyleyin bana, sizden gelen bu kadar yorgunluk ve farkındalıktan sonra hala çocuğunuz kötü davranışları var mı? Hala inatçı mı?