Herhangi bir aile kurarken, o ailenin ruhunu ifade eden güzel bir atmosfer yaratan bazı şeyleri gözden kaçırmamak önemlidir.
Bu genellikle her iki tarafın da sevgi, anlayış ve güven çemberi içerisinde kalma arzusunu bazı sıra dışı faaliyetlerin canlandırılması gerekiyor…
Bu faaliyetlerden birisi, aile gelirinin bir kısmının ortak bir amaca tahsis edilmesi çok güzel ve bu hedefe uzun bir aradan sonra ulaşılması gerekmiyor.
(Böylece evden eve değişen ailenin yapısı oluşur.)
Bu yapının iletişimi için temel kuralları içermesi ve o aile kurumunun içindeki ilişkinin gizliliğini göz ardı edilmemesi çok önemlidir.
{Ama ne yazık ki, gerçekte gördüklerimiz tam tersi, Kabil ve Habil yasasına benzer bir kural altında yaşayan birçok aile vardır.}
Örneğin, bir tarafın diğerine karşı yasa dışı maddi veya manevi kullanımları, güç kullanımı, sözlü veya fiziksel saldırı gibi olayları görüyoruz…
-Herkes biliyor ki, her ailenin kendine ait bir kurumu vardır...
Bu kurumun önce psikolojik, sonra maddi olarak istikrar dairesi içinde kalması, eşler arasındaki iş birliğine, sevgiye ve karşılıklı desteğe bağlıdır.
Ancak psikolojik durumu, birçok şeylere dayanır, onlardan:
Eşlerin her biri için özgüven faktörü, sonra aralarındaki karşılıklı güven, ardından her birinin aldığı yetiştirme yönteminden kaynaklanan saygı faktörü gelir… Tüm bunlardan sonra güven ve saygının sonucu olan karşılıklı sevgidir.
((Yani söz konusu pek çok kişinin düşündüğü gibi değil… Aşk herhangi bir evlilik ilişkisinin oluşumunda ilk ve en önemli koşul değildir.))
Bunun en iyi kanıtı, başarısızlığa mahkum olan birçok evlilik…
Sonuç ikisinin ya da birinin bilmediği bir yola varmakta… Aralarındakiler hızla uçup gider, bazı durumlarda da nefrete ve intikama dönüşebilir.!
Evet, birileri hayat arkadaşından intikam almaya başlayabilir, ya onu bencillik ve yoksunluk bodrumuna zincirleyerek ya da korkutma ve adaletsizlik perdesinin arkasına salarak.!
Ailesel olması gereken bu kurum, bir baskı ve tehdit kurumuna dönüşür.!
{Bu nedenle, maddi faktörden vazgeçilemese veya ihmal edilemese bile, psikolojik istikrarı her zaman ondan önce gelir.}
İşte bu noktada maddi istikrarın döngüsünün bahsi devreye giriyor ve birçok ailenin mutsuzluğunun nedenlerinden biri olduğunun farkındayız.
Tabii ki her ailenin geliri diğerinden farklı ola bilir… Aynı zamanda eğitim olanakları veya işin türü gibi nedenlere de bağlıdır.
Fakat dikkatli düşünürsek, hayatımızda maddi olan her şeyi değiştirmek için başka bir sebep daha buluruz, o da hırstır.
Birkaç okuyucu, yeni bir şey söylemediğimi diyebilir… Ama emin olun, bahsettiğim o hırs herkeste yoktur!
Maalesef, insanların çoğu rutin koşuşturma içinde kayboluyor ve (Rıza) kelimesi olumsuz anlamda kullanılıyor… Sanki memnuniyet hareketsizlikmiş ya da en güzelini hayal etmemekmiş gibi!
Bu nedenle eşlerden biri o hayali yaşadıysa, eşinin ona destek olması ve kendisini güvende hissettirmesinin sağlaması gerekir… (Kabil ve Habil) kanunlarının uygulandığı bir evin çatısı altında yaşamalarına, birinin diğerini yok etmesi ya da ona kendisinden aşağı olduğunu hissettirmesine gerek yoktur!!
((O zaman bir savaş kurumu değil, bir aile birliği kurmaya çalışalım!!))