Yaldız’ın vokalisti Memet Talip ve gitaristi Mustafa Öztürk, TEBA’nın sorularını yanıtladı.
Bir dönem Kod adını verdikleri müzik grubunda da beraber çalışan ikili, Yaldız sayesinde yeniden buluştu. Vokalist Memet Talip, gitarist Mustafa Öztürk, bas gitarist Mehmet Karyağdı ve perküsyon sanatçısı Ahmet Celal’in oluşturduğu grup, bünyesinde Anadolu Rock ve Türk Halk Müziği tarzlarını barındırıyor.
Memet Talip, Yaldız’ı kurma fikrinin peşinden giderken kendilerine eşlik edecek üyelerin özellikle tarzına dikkat ettiğine vurgu yaparak, “Her kurulan grubun kendine has tarzı olmalıdır ve üyeler de aynı şekilde bu tarza uygun seçilmelidir. Biz de arkadaşlarla toplanırken buna çok dikkat ettik. Elbette bazı arkadaşlar farklı tarzları da benimsiyor ancak ortak bir tarzda buluşabiliyoruz. Provalarda da birbirimize uyum sağlayabildik.” diye konuştu.
“Yaldız” isminin hikayesinden bahseden Sanat Stüdyo’nun sahibi, müzisyen ve aranjör Mustafa Öztürk, geçtiğimiz yıllarda piyasaya sürülen “Baba Gürgür” adlı marşın onlara ilham olduğunu belirtti. Öztürk, sözü usta kalem Salah Nevres’e ait olan ve babası merhum sanatçı Hüseyin Bahattin Öztürk’ün bestelediği marştaki, “Sen ey hür güneşlerin ulvi pembe halesi, pembe pembe yaldızla gözlerimin yaşını” sözünde geçen “yaldız” kelimesini benimseyerek grubun ismine karar verdiklerini dile getirdi.
Henüz profesyonel çalışma yapmanın gündemlerinde olmadığını söyleyen Memet Talip, “Şu an için yalnızca prova yapıyoruz. Hem Türkmen sanatının değerli eserlerini hem de Anadolu Rock şarkılarını çalıyoruz. Tabii ileride cover ve single çalışmalarımız da olacaktır ancak albüm yapmayı şimdilik düşünmüyoruz.” dedi.
Grubun ilk kaydının yeni bir şarkıdan ziyade cover olabileceğini ifade eden ikili, Türkmence bir eseri yenileyerek başlamayı planladıklarını söyledi.
“Hem yenilik hem de gerileme var”
Uzun süredir sektörden uzak kalan Memet Talip, kişisel sebeplerden dolayı bir duraklama döneminden geçtiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Önceleri Kod adını verdiğimiz grubun yanı sıra bireysel ve düet çalışmaları da yapardım ancak sonrasında bazı nedenlerden dolayı biraz uzak kaldım. Aslında arada arkadaşlarla bir araya gelip bir şeyler çaldığımız oluyordu ancak pek aktif olduğum söylenemezdi. Sektöre dönerken aklıma grup kurma fikri geldiğinde böyle bir vesileyle daha güzel işler yapabileceğimize inandım. Biz Yaldız’la ünlenmekten ziyade sanatımıza yenilik katmak, adeta bir devrim yaratmak istiyoruz.”
Türkmen sanatının günümüzdeki konumu hakkında da konuşan 27 yaşındaki sanatçı, “Yenilik açısından bakacak olursak aslında güzel ilerleme var. Çağdaş müzik yavaş yavaş sanatımıza yayılmış durumda, ben bundan oldukça memnunum. Bizi biz yapan eserlerimiz ve tarzımıza gelecek olursak, bana göre eski çalışmalar, eskiden olduğumuz konum şimdikinden daha iyiydi.” değerlendirmesinde bulundu.
İkili, grubun ileriye dönük çalışmalarının önümüzdeki dönemlerde netleşeceğini belirtti.
