Nazlı Gassan, bu başarılarını şu sözlerle özetliyor: “Güçlüydüm, başardım, umutluydum ve zafere ulaştım.” bu anlam dolu cümlesi, onun tüm yolculuğunun özünü ifade ediyor.

Ancak Nazlı’nın bu noktaya gelişi, sıradan bir hikâye değil. Çocukluk yıllarında bambaşka bir yolda yürüyordu. Müziğe duyduğu ilgisiyle piyano eğitimi almaya başlamıştı. Disiplin gerektiren bir sanat olan piyanoda, parmakların ve zihnin uyum içinde çalışması gerektiğini öğrenmişti. Ancak bir gün, dövüş sanatlarına olan ilgisini keşfetmesiyle hayatı tamamen değişti. Piyano dersleri sırasında vücut kontrolüne olan merakı, onu farklı bir alana yönlendirdi. O andan itibaren dövüş sporlarına olan ilgisi daha da arttı ve bu tutkuyu gerçeğe dönüştürmek için büyük bir adım attı.


Nazlı’nın en büyük destekçisi ise babası oldu. Onun cesareti ve azmi karşısında ailesi de yanında durdu ve genç sporcu, Phayuth dövüş sanatlarına yöneldi. Nazlı, disiplinli çalışmaları, bitmek bilmeyen antrenmanları ve kendini geliştirme azmi sayesinde kısa sürede dikkatleri üzerine çekti. Birkaç yıl içinde yerel turnuvalarda başarı elde ederek yeteneğiyle uluslararası arenaya adım attı.

2025 04 08 13.24.06

Zorluklarla dolu bir yolculuk

Bu süreç hiç de kolay olmadı. Özellikle bir kadın dövüşçü olarak bu alanda kendini kanıtlamak, birçok ön yargıyı yıkmayı gerektiriyordu. Erkek egemen olarak görülen dövüş sanatları dünyasında bir kadın olarak varlık göstermek, zorlu antrenmanlardan çok daha fazlasını gerektiriyordu. Bu engelleri aşmak, ona “asla yapamazsın” diyenleri daha çok hırslandırdı: “Bana yapamazsın denildiğinde daha çok hırslanıyorum ve daha çok başarı kaydediyorum,” diyor Nazlı.

Olimpiyat sahnesine adım attığında, karşısında sadece rakiplerini değil, aynı zamanda bu sporda kadınların da var olabileceğini kanıtlaması gereken bir meydan okuma vardı. Ancak o, her müsabakada kendini daha da kanıtladı.

“Olimpiyat finaline çıktığınızda aklınızdan geçen en güçlü duygu neydi?” sorusuna ise Nazlı, “Kazanıp kazanamayacağımı bilmeden Allah’a yalvarıp dua etmekti.” yanıtını verdi.

Beş olimpiyat zaferi, sayısız uluslararası madalya ve ödül kazanan Nazlı, başarılarıyla yalnızca bir şampiyon olmakla kalmadı, aynı zamanda kadın sporcular için bir ilham kaynağı haline geldi.

2025 04 08 13.24.36

Bir rol model olarak Nazlı Gassan

Nazlı Gassan, yalnızca bir dövüşçü değil; aynı zamanda bir sembol. Türkmen kimliğiyle ringe çıkarken, sadece kendisi için değil, tüm kadınlar ve gençler için mücadele ediyor. Onun hikayesi, azmin ve kararlılığın en büyük engelleri bile aşabileceğinin en güçlü kanıtı.

Bir kadın sporcu olarak Nazlı, en büyük mücadelesini ise kendine kanıtlamak olarak tanımlıyor: “Günlerce bu günün hayalini kurdum. Kimseye değil, kendime başarımı kanıtlamak için… Ve kazandığımda, küçüklüğüme bunu hediye etmek en güçlü duygumdu.”

Bugün, genç sporcular için bir ilham kaynağı olan Nazlı, kadınların her alanda güçlü ve başarılı olabileceğini gösteriyor. Kendi gibi hayallerinin peşinden koşan genç kızlara, “Başarı bir gecede olmaz. Her gün kendine inanarak ve hedeflerine doğru çalışarak başarıya ulaşan bir kadın hikayesinde başarılı olur.” diyerek ilham veriyor.

FIFA, 2030 ile 2034 Dünya Kupası'nın ev sahiplerini açıkladı FIFA, 2030 ile 2034 Dünya Kupası'nın ev sahiplerini açıkladı

Nazlı Gassan’ın başarılarla dolu yolculuğu henüz bitmedi. O, her müsabakada yalnızca rakiplerini değil, kadınların dövüş sporlarında daha fazla yer almasını engelleyen tüm önyargıları da yenmeye devam ediyor. Türkmen savaşçısı, yoluna emin adımlarla devam ederken, gelecekte adını daha büyük başarılara yazdırmaya hazırlanıyor.