Gözler 10. Kabinenin Kuruluşunda

Irak Kürdistan Bölgesi Yönetimi’nde (IKBY) parlamento seçimleri 2 yıl gecikmeli de olsa 20 Ekim 2024’te gerçekleştirildi.

Seçim tarihinin belirlendiği zaman çerçevesinde çokça kota konulu tartışmalara ve mahkeme sürecine şahit olduk ve nihayetinde kota sayısı 11’den 5’e düşürüldü. Buna göre, Erbil ve Süleymaniye’de Türkmenler ve Hristiyanlara birer, Duhok’ta ise Ermenilere bir kota sandalyesi ayrıldı.

Seçim tarihinin belirlenmesinin ardından çekişmeli bir seçim kampanyasına şahit olduk. Bu kez taraflar kartlarını daha açık oynayarak muhalif olan kesim hükümette olan tarafa eleştirilerini yöneltti.

Özellikle Kürdistan Yurtseverler Birliği’nin (KYB) Genel Başkanı Bafıl Talabani, mevcut hükümete ilişkin çokça eleştiride bulundu. İktidarda olan Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ise daha ılımlı şekilde eleştirilere gerçekleştirdiği büyük seçim kampanyaları ile cevap vermeye çalıştı.

Seçim sürecinde maaşlar, petrol ihracatı, KDP ve KYB’nin Bağdat’a karşı ilişkisi, hükümette verilen pozisyonlar, peşmergenin birleşmesi çokça dile getirilen konular arasında yer aldı.

Geciken maaşlar

Uzun süredir Bölgede yaşanan maaşların gecikmesi durumu, halk tarafından en çok sonuç bekleyen sorunlardan biri. Bağdat-IKBY arasında hala çözüme kavuşmayan bu süreç kabine kurulması aşamasında halkın ısrarla cevap aradığı meselelerin başında yer almakta.

Son olarak IKBY Maliye Bakanı, 2025 yılı için maaş sorununun çözüldüğünü açıklamış ve 2025 yılı için maaş sorununun kalmadığını duyurmuştu ancak düne kadar maaşlar gecikmeli halka dağıtılmıştı.

Petrol ihracatı

IKBY petrolünün ihracatı da Bağdat ile yaşanan bütçe sıkıntılarının başında yer aldı. Petrol ihracatının durdurulması dolayısıyla da bu durumun 23 milyar dolardan daha fazla bir ekonomik zarara yol açması bütçede anlaşma sürecini zorlayan bir madde oldu. Son olarak, IKBY Başkanı Neçirvan Barzani BAE ziyareti sırasında petrol ihracatının hala başlamamasının sebebinin teknik nedenler olduğunu söyledi.

Peşmerge Güçleri Birleşir mi?

Birçok konuda olduğu gibi güçlerin birleşmesi konusunda da ayrılığa düşen KDP ve KYB, Peşmergenin birleşmesi konusunda da bu süreçte bir noktaya varamadı. Seçim sonrası bir foruma katılan Bafıl Talabani, Peşmerge Güçlerinin birleştirilmesine ilişkin yaptığı açıklamada, “KDP'nin bu gücü birleştirme niyetinde olduğunu düşünmüyorum. Tek hedefleri Peşmerge Güçlerine hakim olmaktır.” diyerek KDP’yi hedef göstermişti.

IKBY Başkanı Neçirvan Barzani ise Peşmerge subaylarının mezuniyet töreninde Peşmerge güçlerinin Peşmerge Bakanlığı çatısında birleşmesi gerektiğine vurgu yaparak Koalisyon güçlerinin bu yöndeki girişimleri olduğunu ima etti ve “Peşmergelerin ulusal bir güç ve Kürdistan Bölgesi'nin kazanımlarının savunucusu haline gelmeleri amacıyla reform yapma ve Peşmerge Bakanlığı çatısı altında birleştirme çabalarından dolayı teşekkür ediyoruz.” dedi.

Farklı iki söylemin ardından Peşmerge güçlerinin birleşmesi konusu muallakta kaldı.

Sarı-Yeşil bölge

Irak Kürdistan Bölgesi Yönetimi adını taşıyan ancak siyasi ve idari bölünmüşlüğün bariz bir yansıması olan “Sarı ve Yeşil Bölge” sorunsalı…

Erbil-Duhok (sarı), Süleymaniye-Halepçe (yeşil) bölge gibi akıllara kazınan bir ayrışmanın yaşandığı durumda bölge kaynaklarının eşit ve doğru yönde kullanılması, vatandaşların fırsat eşitliğinden faydalanması ve kalkınmadan bahsetmek pek de mümkün değil.

Bu yapı gerek siyasi gerek askeri gerekse halk arasında o kadar baskın ki farkında olmadan siyasilerin zaman zaman vaatleri arasında dışarıya vurulan cümleler olarak kendini göstermekte. Bu anlamda bir birleşme sağlanabilecek mi, o da ayrı bir merak konusu.

En nihayetinde siyasilerin açıklamalarına göre yeni bir kabine kurulacak ancak mevcut sorunlara ve halkın beklentilerine cevap verebilecek mi?..