Türkiye'nin, İran ile Suudi Arabistan'ın, 7 yıl aradan sonra diplomatik ilişkilerin yeniden başlatılması ve büyükelçiliklerin karşılıklı olarak açılması konusunda anlaşmasını memnuniyetle karşıladığı bildirildi.
Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, "Suudi Arabistan ve İran arasında 10 Mart günü Pekin'de varılan, diplomatik ilişkilerin yeniden tesis edilmesini öngören mutabakatı memnuniyetle karşılıyoruz." ifadesine yer verildi.
Açıklamada, "İran ve Suudi Arabistan'ı, Orta Doğu'da bir süredir hakim bulunan yumuşama ve normalleşme süreçleriyle uyumlu olarak attıkları bu önemli adımdan ötürü kutluyor, iki ülke ilişkilerinde kaydedilen bu ilerlemenin bölgemizin güvenlik, istikrar ve refahına önemli katkılarda bulunacağına inanıyoruz." görüşü paylaşıldı.
- İRAN VE SUUDİ ARABİSTAN'DAN 7 YIL SONRA NORMALLEŞME ADIMI
Tahran-Riyad ilişkilerini normalleştirmek için 6 Mart'ta Çin'in başkenti Pekin'de, Çinli yetkililerin aracılığıyla müzakerelere başlayan İran ve Suudi Arabistanlı üst düzey güvenlik yetkilileri bugün anlaşmaya varmış ve anlaşma, İran, Suudi Arabistan ve Çin tarafından yapılan ortak açıklamayla duyurulmuştu.
Açıklamada, İran ve Suudi Arabistan'ın iki ay içinde diplomatik ilişkilerin yeniden başlatılması, büyükelçiliklerin ve temsilciliklerin karşılıklı olarak yeniden açılması konusunda anlaştıkları belirtilmişti.
İki ülke dışişleri bakanlarının da sürecin yürütülmesi ve ayrıntıların netleştirilmesi için yakın zamanda bir araya geleceği aktarılmıştı.
- İRAN-SUUDİ ARABİSTAN İLİŞKİLERİ
Suudi Arabistan'da 2 Ocak 2016'da aralarında Şii din adamı Nimr el-Nimr'in de bulunduğu 47 kişi "terör" suçlamasıyla idam edilmişti. İdamlara tepki gösteren İranlı yetkililerin peş peşe yaptığı açıklamaların ardından Suudi Arabistan'ın Tahran Büyükelçiliği ve Meşhed kentindeki konsolosluk binaları İran'daki göstericiler tarafından ateşe verilmişti. Mart 2015'te başlayan Yemen'deki kriz nedeniyle zaten gergin olan iki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler tamamen kesilmişti.
İran ve Suudi Arabistanlı yetkililer, Nisan 2021'de Bağdat'ta doğrudan görüşmeler yapmak üzere bir araya gelmiş ve Irak'ın arabuluculuğundaki görüşmeler daha sonra da devam etmişti.