İİT'den yapılan yazılı açıklamada, "İsrail işgal güçlerinin, Mescid-i Aksa'ya ve orada namaz kılanlara yönelik saldırısı ve Filistinlileri gözaltına alması, kutsal mekanların ve ibadet özgürlüğünün ihlali" olarak nitelendirildi.
İİT Genel Sekreteri Hüseyin İbrahim Taha, bölgede istikrarı sarsan, şiddet ve gerginliği besleyen bu eylemlerin tek sorumlusunun İsrail olduğunu belirtti.
Mescid-i Aksa'nın her bir karışıyla Müslümanlara ait bir mabet olduğunu vurgulayan Taha, uluslararası topluma İsrail'in bu ihlallerine acilen müdahale ederek kutsal mekanlara saygı duyması ve Aksa'nın tarihi ve hukuki statüsünü koruması için baskı yapılması çağrısında bulundu.
- ARAP BİRLİĞİ
Arap Birliği, İsrail güçlerinin Aksa baskınını, orada ibadet edenlere ve itikafta olanlara saldırarak çok sayıda Filistinliyi gözaltına almasını şiddetle kınadı.
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, yazılı açıklamasında, özellikle ramazan ayında kutsal mekanlardaki bu sorumsuz davranışların dünyadaki milyonlarca Müslümanın dini hassasiyetlerine dokunduğunu belirtti.
Ebu Gayt, uluslararası topluma, İsrail'i işgal altındaki Filistin topraklarında durumun daha da gergin hale gelmesine ilişkin alarm veren bu tehlikeli tırmanışı durdurmaya zorlamak için ivedilikle harekete geçmeye çağırdı.
İsrail hükümetine ramazan ayının kutsallığına saygı göstermesi, provokatif eylemlere son vermesi çağrısında bulunan Ebu Gayt, İsrail içindeki siyasi krizin Filistin halkına taşınması halinde oluşacak sonuçlar karşısında uyardı.
Ebu Gayt, İsrail hükümetinin politikasını kontrol eden aşırılık yanlısı eğilimlerin önü alınmazsa Filistinlilerle geniş çaplı çatışmaların patlak verebileceğini vurguladı.
- KİK
Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) de İsrail güçlerinin Mescid-i Aksa'ya baskınlarının devam etmesini şiddetle kınadı.
KİK Genel Sekreteri Casim el-Budeyvi, yaptığı yazılı açıklamada, İsrail güçlerinin Aksa'ya yönelik baskınlarının devam etmesini, kutsal değerleri ihlal etmesini, ibadet edenlere saldırmasını tehlikeli bir tırmanış şeklinde değerlendirdi.
Budeyvi, Müslümanları tahrik eden baskının, dini değerlere saygı duyulması kapsamındaki uluslararası ilke ve normlarla çeliştiğini, uluslararası hukuku ve meşru kanunları açıkça ihlal ettiğini belirtti.
İşgal altındaki Filistin topraklarına yönelik devam eden baskınlarla eş zamanlı şekilde kutsal değerlere gerçekleştirilen saldırı ve ihlallerin, gerginliğin daha da tırmanacağı yönünde alarm verdiğini aktaran Budeyvi, bölgede şiddetin tırmanmasını önlemek adına sarf edilen tüm çabaları baltalayan eylemlerin sonuçlarından İsrail'in sorumlu olduğunu ifade etti.
Budeyvi, uluslararası topluma, İsrail tarafından sistemli şekilde gerçekleştirilen bu eylemlerin durdurulması için acilen harekete geçme, Orta Doğu'da barış sürecini ilerletmeye yönelik tüm çabaları destekleme ve bu çabaların aksatılmaması güvencesini sağlama çağrısında bulundu.
- NE OLMUŞTU?
Fanatik Yahudi yerleşimcilerin Pesah Bayramı nedeniyle Mescid-i Aksa'ya baskın düzenleme ve burada kurban kesme çağrıları üzerine gece teravih namazının ardından bir grup Filistinli Mescid-i Aksa içindeki Kıble Mescidi'ne sığındı.
İsrail güçleri, sahur vaktinde Aksa'ya düzenlediği baskın sırasında, Kıble Mescidi'ne sığınanlara şiddet kullanarak müdahale edip kutsal mabedi savaş alanına çevirdi. İsrail güçlerinin baskını sabah namazının ardından da devam etti.
Baskınlarda, Kıble Mescidi'ne sığınan 200'den fazla kişi gözaltına alındı.
İsrail polisinin Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskının ardından abluka altındaki Gazze Şeridi'nden İsrail yönüne roketler atıldı.
İsrail ordu sözcülüğünden yapılan açıklamada, Sderot kenti yönüne beş roket atıldığı, bunlardan dördünün hava savunma sistemleri tarafından imha edildiği, bir roketin de açık araziye düştüğü belirtildi.
İsrail uçakları, roketlere karşılık Gazze Şeridi'nin batısında iki noktaya hava saldırısı düzenledi.