Erbil’de Türkmen okullarında eğitim alan lise son sınıf öğrencilerinin bu yıl derece alamaması ve sınavlarda başarı oranının sıfıra düşmesi beraberinde birçok tartışmayı getirdi.
Türkmen öğrenciler, sınav sonuçlarına itiraz ederek, puanlarını açıklandığı gibi beklemediklerini ve haksızlık yapıldığını düşündüklerini bildirdi. Öğrencilerin şikayet ettiği bir diğer konu da Türkmen okullarında eğitim verilen kitaplardaki eksiklikler oldu.
Söz konusu sorunları ve şikayetleri ele almak üzere Türkmen Eğitim Genel Müdürlüğü görevini vekaleten yürüten Fahrettin Dağıstanlı ile röportaj gerçekleştirdik.
İlk olarak Türkmen Eğitim Müdürlüğüne genel müdür atanmaması konusuna değinen Dağıstanlı, “Zamanında neden Türkmen Eğitim Genel Müdürlüğüne birisi atanmıyor denildiği dönem baskı oluşmuştu ama zaten o dönemde de sadece bizim müdürlük değil, 3 veya 4 genel müdürlük aynı şekilde vekaleten yönetiliyordu. Bu görevleri müsteşarlar yürütüyordu. Bu koltuğun boş kalmasından biz sorumlu tutulduk ve suçlandık. Ben hep şunu dedim; ben ne bakanım ne de başbakan, bir gün hükümet bir kararname ile birini atayabilir, biz de görevi kendisine teslim ederiz.” dedi.
Müdürlükteki memur eksikliğine ilişkin Dağıstanlı, “Bir veya iki tane memur vardı, bunların atama kararlarını zar zor çıkarabildik. Bazıları kadındı, bir takım sebeplerden dolayı herkes atama yerini değiştirdi ve bu bizim bileğimizi büktü. Bakanlığa alınmak istiyorlardı. Ailevi konular işe girdiğinden dolayı mecburen onların nakline onay verdik. Şu anda iki tane memurumuz var. Son dönemlerde Türkmen okullarından genel müdürlüğe yer değiştirmek istedik ama kimse gelmedi, sebebi ise bakanlıkta mesai saatinin fazla olması ve 3 aylık tatilin olmaması.” ifadesini kullandı.
Birçok öğrenci tarafından şikayette bulunulan Türkmen okullarında kitap sorununa ilişkin Dağıstanlı, “Kitabımız var, yok değil. Fakat bu konu çok fazla büyütüldü, dışarıdaki kadar abartılı bir durum yok, herkes sakız gibi bu konuyu çiğniyor. Sadece bilgisayarla yazılı kitabımız yok. Önceliğimiz sayısal derslerdi, bakanlıkta yeni yeni bu kitaplar hazırlanıyor.” açıklamasında bulundu.
Bütün kitaplar baştan incelenmesi lazım
Kitaplardaki eksikliklere değinen Dağıstanlı, “Bütün kitaplar genel olarak yeni baştan incelenmesi lazım. Tercüme yapan kişiler kendi kapasitelerine göre bir şeyler yapmaya çalışmışlar ama baktığımızda içinde yanlışlıklar olduğu görülüyor. Bunu tekrardan düzeltmek gerekiyor. Kaç yıldır ben bu kurumun başındayım, kitaplarda hataların olduğunu hepsi söylüyor ama şu ana kadar bir öğretmenin gelip de resmi bir şekilde falanca kitapta, falanca bir hatanın olduğunu söylediğini görmedim. Eskiden kitaplarda hata olduğu zaman ders öğretmeni hatayı teşhis edip bir rapor halinde takdim ederdi. Şu ana kadar kimse gelip de böyle bir şeyi resmi olarak sunmadı.” diye konuştu.
Lise son sınavlarında Türkmen okullarında başarı ortalamasının düşmesine ilişkin soruyu Dağıstanlı, “Bu mesele de haddinden çok fazla büyütüldü, acaba bu tür şeyleri büyüten ve yazanların kafasında şahsi bir gaye mi var? Siyasi bir amacı mı var? Bilemiyorum. Bu durum oran ve orantı ile alakalı bir durum. Ben bu konuyu araştırdım, tam bir yüzde vermek istemiyorum ama 80 binden fazla kalan vardı. İki müdürümüz, hata olma olasılığını bize iletti. Hemen harekete geçtik, bize gelen konu ve itirazlar şuydu; öğrenci A şıkkını seçmiş ama sonuç olarak B şıkkı onun seçtiği gibi gözükmüş. Genel müdür ile konuştuk ve bir komisyon halinde iki hoca ile beraber cevapları denetledik. Hocalardan biri Zahide Asaflı’ydı, diğeri de Runak Sultan müdürümüzdü. Herhangi bir yanlış yoktu.” ifadelerini kullandı.
Sınıflarımızda 4 veya 5 öğrenci var, hadi 15 diyelim!
Bütün öğrencilerin sınavları geçememesi konusuna ilişkin Dağıstanlı, “Geçen yılda benzer bir manzara ile karşılaştık. Öğretmenlerin hepsinden sebebini sordum. Çünkü bizim okullar aslında özel okul gibi sayılabilir, sınıflarımızda 4 veya 5 öğrenci var. Hadi 15 diyelim. Bir de Kürtçe müfredata baktığımız zaman her sınıfta 45 öğrenci bulunuyor. Peki neden? Bundan da ayrı kursta veriliyor.” dedi.
Öğretmenler suçu bir önceki öğretmene veya döneme atıyor
Öğretmen ve müdürlerle yaptıkları görüşmelere değinen Fahrettin Dağıstanlı, “Öğretmenler ile konuştuğum zaman bir zincirleme gibi herkes suçu bir önceki öğretmene veya döneme atıyor. Böyle bir şey yok. Size öğrenmeye gelen öğrenci dili veya milliyeti her ne olursa olsun bir emanettir. Bir öğretmen olarak bu çocuğu en güzel şekilde eğitmen ve öğretmen gerekiyor. Eğer bu çocuk başaramıyorsa bırak sınıfta kalsın, onu geçirerek ona ihanet etme.” açıklamasında bulundu.
Emekliliğe bir veya iki yılı kalan bir öğretmene ne yapılabilir ki?
“Kısa bir süre önce icralara başladık. Bazı müdürleri ilk aşamada değiştirmeye başladık.” diyen Dağıstanlı, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Emekliliğim yaklaştı artık. Müdürleri değiştirmeye başlamıştık. Yeni bir aşama ile işe başladık. Eski öğretmenlerimizin de rolünü küçümsemememiz gerekiyor. Türkmen okulları kurulduğu zaman maalesef uzmanlarımız yoktu. Nakil yolu ile okullarımızı doldurdular. Şu anda yaşları ilerledi ve eski güçleri kalmadı. Diğer taraftan Türkçe eğitimini almayanlar da bir engel. Ayrı bir dil ile onlara ders vermeyi istesek mükemmel bir şekilde sunabilir. Fakat Türkçe eğitim vermek onun adına zor bir şey. Emekliliğe bir veya iki yılı kalan bir öğretmene ne yapılabilir ki?”
Dağıstanlı, “Okullara alınacak sözleşmeli öğretmenler ile ilgili çıkarılan yeni ön şartlara göre, her okulda esas öğretmenler varsa, 24 hisselik ders vermesi lazım. Daha sonra o okulda öğretmene ihtiyaç var mı? veya yok mu? diye bakılıyor. Bu sistemden dolayı daha önce aldığımız 40 sözleşmeli öğretmenlerin bazları gitmek zorundalar. Bu öğretmenlerimizin gitmemesi açsından elimizden hiçbir şey gelmiyor. Gerçekten de bu konudan dolayı üzgünüm. Çünkü pandemi döneminde sözleşmeli öğretmenler gelip online ders anlatım programına katılmışlardı. Esas öğretmenler gelmiyorlardı.” ifadelerini kullandı. Fahrettin Dağıstanlı, “Açıkça şunu söyleyeyim, müdürlere bazı talimatlar verdik. Eğer esas öğretmenlerden faydalanamıyorlarsa, isimlerini bize versinler, biz onları başka bir okula nakledeceğiz ki anlaşmalı genç öğretmenleri atayabilelim. Sayın eğitim bakanının da düşüncesi bu yönde.” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Garibi Kız Lisesi Müdür Yardımcısı Ronak Sultan, TEBA’ya yaptığı açıklamada, “Sonuçların düşük olmasında öğrencilerin büyük rolü var. Biz de şoktayız. Kitap sorunu deniyor ama daha önce de aynı kitaplar okundu, sebebinin ne olduğunu bilmiyoruz.” dedi.
Sultan, “Pandemi döneminde yüz yüze eğitime verilen aranın lise son sınav sonuçlarında büyük bir rolü var. 11. sınıfta uzaktan eğitim aldıkları için konuları tam olarak kavrayamadılar ve tüm konular çalışılmadığı için 12. sınıf eğitimlerini de etkiledi.” ifadesini kullandı.
Sınav sonuçlarını denetlemek için oluşturulan komisyonun üyelerinden biri olduğunu belirten Sultan, “Komisyon olarak sonuçlarla ilgili sistemde hata olduğu yönündeki itirazları değerlendirmek için sonuçları inceledik ama öyle bir durum yoktu. Düşük notlardaki sorunun ne olduğunu bilmiyoruz.” açıklamasında bulundu.
Türkmen okulunda eğitim alan lise son sınıf öğrencisi Rodi Ali Sabri, TEBA’ya yaptığı açıklamada, “Sınav sonuçları açıklandığında Türkçe dersinden 92 aldığımı gördüm ama okula gittiğimde o dersten kaldığım söylendi. Sorunu görüşmek üzere eğitim bakanlığına başvurdum, orada pek açıklama yapmama izin vermediler ancak öyle bir yanlış yapmadıklarını ve sınava tekrar girmeme gerek olmadığını belirttiler.” dedi.
Sınıflarındaki öğrencilerin düşük not alma nedeninin kitaplardaki eksikliklerin olduğunu kaydeden Rodi Ali Sabri, “Bu seneki soruların geçen senelerden daha zor olduğunu düşünüyorum. Türkçe kitaplarımızda eksik ve yanlışlar olduğu için lise son sınav sorularında Türkmen öğrenciler zorluk çekiyor. Kitap eksikliğinin yanında Türkçe kitapçıklar bulmada bile zorluk çekiyoruz.” diyerek sitemlerini aktardı.
Rodi Ali Sabri, sınıfındaki birçok öğrencinin puanlarını açıklandığı kadar düşük beklemediğini kaydetti.
Not: Türkmen okullarında lise son sınıf sonuçları ile ilgili haberimizde Türkmen Eğitim Genel Müdürlüğü, Türkmen okulu müdürleri ve öğrencilerin görüşlerine yer vermek istedik, ancak bazı müdürlere ulaşamazken, ulaştıklarımız görüşmenin yayınlanmamasını istediklerini dile getirdi.