Başkent Bağdat'ta, "Orta Doğu'da göç ve bu alanda karşılaşılan" sorunlar tartışıldı.
Özel el-Turath Üniversitesinde gerçekleştirilen "Uluslararası Göç ve Mülteci Sorununun Nedenleri, Etkisi ve Farkındalık Yaratmak" konulu panele, Irak Göç ve Göçmenler Bakanı İvan Cabro, Türkiye'den Uluslararası Üniversiteler Konseyi Kurucu Başkanı Orhan Hikmet Azizoğlu ile devlet ve özel üniversite temsilcileri katıldı.
Burada konuşan Bakan Cabro, düzensiz göçün büyük bir sorun olduğunu, bunun göç eden insanların hayatı ve gittikleri ülkeler için de risk taşıdığını söyledi.
Avrupa ülkelerine göç eden Iraklı vatandaşların ülkelerine zorla geri gönderilmesi taleplerinin olduğunu ve bunları kabul etmediklerini ifade eden Cabro, gönüllü dönüşü tercih ettiklerini anlattı.
Uluslararası Üniversiteler Konseyi Kurucu Başkanı Azizoğlu da konuşmasında Irak ve Türkiye arasındaki coğrafi ilişkinin önemine değinerek, “Coğrafya kaderimizdir. Bizler Türkler, Araplar ve Kürtler mezhebimiz ne olursa olsun bu coğrafyada ortak paydaşız. Bu coğrafyada kardeşçe yaşamak için tüm unsurlar olarak çaba sarf ediyoruz.” dedi.
Küreselleşen dünya düzeninde birçok dinamikle evrilen uluslararası göç sürecinin coğrafya açısından nitel ve nicel değişikliklere uğramış haliyle varlığını devam ettirdiğini ifade eden Azizoğlu, dünyada bu konuda en yoğun çaba sarf eden ülkenin Türkiye olduğunu söyledi.
- "Coğrafyanın en büyük sorunu"
Azizoğlu, Orta Doğu coğrafyasının önemli sorunlarından birisinin mülteciler ve göç olduğunu vurguladı.
Konuyla ilgili ilk toplantıyı Ankara'da Gazi Üniversitesinin ev sahipliğinde yaptıklarını anımsatan Azizoğlu, "Türkiye Cumhuriyeti devleti, küresel göçle ilgili çok büyük bir bedel ödüyor. Dünyada en çok göç alan ve maddi imkanlarını seferber eden ülke de Türkiye'dir." dedi.
Avrupa Birliği (AB) Birleşmiş Milletler (BM) ve Batı toplumlarından göç ve mülteciler konusunda çaba olmadığını dile getiren Azizoğlu, şunları kaydetti:
"Göç ve mülteciler sorunu konusunu bundan sonra da diğer Orta Doğu ülkeleri ve Avrupa'da konuşmaya devam edeceğiz. Konseyimizin akademik çalışmaları da BM ve Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü olan UNESCO'da karşılık bulacak. Türkler ve Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak bu coğrafyada kardeşçe yaşamak istiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti devletinin kuruluşundan itibaren edindiği 'yurtta sulh, cihanda sulh' felsefesi temel felsefedir. İstiyoruz ki aynı dini ve kültürü yaşadığımız coğrafyadaki göç meselesine karşı sözde uygar ülkeler de insan odaklı çözüm üretsin ve katkı sunsunlar."
Özel Turath Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cafer Cabir de Irak'ın uluslararası göç sorunun bir parçası olduğunu belirterek, genç nüfusunun bir bölümünün başka ülkelere göç ettiğini ve bunun da birçok ülke için problem oluşturduğunu söyledi.
Cabir, akademik paneller sonrası göç konusuyla ilgili ortaya çıkacak akademik raporların Irak ve Türkiye dışişleri bakanlıklarına gönderileceğini de sözlerine ekledi.