TEBA

Birleşik Irak Türkmenleri Cephesi Listesi'nden çarşı yangınlarını çıkaranların serbest bırakılmasına tepki

Irak

Birleşik Irak Türkmenleri Cephesi Listesi, Irak güvenlik güçleri tarafından tutuklanan ve terör örgütü PKK mensubu olduklarını itiraf eden Kırdar Hanı, Kırdar Kayserisi ve İsmail Derviş İş Binası'nı yakmakla suçlanan kişilerin serbest bırakılmasına ilişkin açıklama yaptı.

Açıklamada, “Güvenlik güçleri tarafından tutuklanan ve PKK terör örgütüne mensup olduklarını itiraf eden Kırdar Hanı, Kırdar Kayserisi ve İsmail Derviş İş Binası'nı yakmakla suçlanan kişilerin serbest bırakılması, Kerkük halkında büyük bir şok etkisi yaratmıştır. Bu kişilerin, Erbil ve Dohuk'taki diğer yangınların sorumluluğunu kabul ettikleri ve ifadelerinin adli olarak doğrulandığı, Kerkük Soruşturma Mahkemesi tarafından haklarında yeterli delillerin bulunduğu ve bu delillerin yetkili hakim huzurunda incelendiği belirtilmiştir.” ifadelerine yer verildi.

“İçişleri Bakanlığı resmi sözcüsü, 01.07.2024 tarihinde çeşitli medya kanallarının katılımıyla gerçekleştirdiği basın toplantısında, sanıkların tüm yangınlarla ilgili sorumluluklarını açıkça kabul ettiklerini ve bu kişilerin Irak hükümeti tarafından yasaklanan PKK terör örgütüyle bağlantılı olduklarını açıklamıştı.” denilen açıklamada, “Kerkük İstinaf Mahkemesi Başkanlığı'nın bilinmeyen sebeplerle davayı devrettiği Bağdat'taki Risafe Ceza Mahkemesi'nin bu kararı, Kerkük'teki güvenlik durumunu olumsuz yönde etkileyecek ve terör örgütlerinin cezadan kurtulacakları düşüncesiyle eylemlerini artırmalarına zemin hazırlayacaktır.” şeklinde değerlendirmeye yer verildi.

Açıklamada, sanıkların yeniden yargılanması ve kararın belirlenmesi için yasal prosedürlerin titizlikle takip edilmesi gerektiğini vurguladıkları belirtilerek, “Belgelenmiş itirafların varlığı ışığında Yüksek Yargı Konseyi Başkanı ve Savcılığa davayı yakından takip etmeleri çağrısında bulunuyoruz.” denildi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Sayın Başbakanımızı, Kerkük'teki güvenlik durumunun güçlendirilmesi ve bu güvenlik önlemlerinin yalnızca federal kurumlarla sınırlandırılması hususunda gerekli müdahaleleri yapmaya davet ediyor, partilere bağlı güvenlik birimlerinin Kerkük'te yeniden görev yapmalarına kesinlikle izin verilmemesi gerektiğini vurguluyoruz.

Ayrıca, Sayın Haceroğlu'na yönelik bombalı saldırıyı gerçekleştiren kişilerin tespit edilmesi ve bu kişiler hakkında yürütülen soruşturmanın sonuçlarının bir an önce kamuoyuna açıklanması gerektiğini bildirmek isteriz.

Kerkük'te tarihi hanların yakılması, Ahmet Tahir suikastı ve Saygın Haceroğlu'nun teröristler tarafından hedef alınması gibi ciddi ihlallerin yaşandığı ve giderek kötüleşen güvenlik durumuna son verilmesi için Birleşmiş Milletler Misyonu, UNAMI ve İnsan Hakları Ofisi'ni sorumluluk üstlenmeye davet ediyoruz.”

Yorum yapabilmek için lütfen sitemizden üye girişi yapınız!
Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.