Irak Kürdistan Bölgesi Yönetimi (IKBY) Parlamentosunda son yaşanan gerginlik konusunda Türkmen Milletvekili Küreci, kendisinin de böyle bir durumun yaşanabileceğini beklemediğini söyleyerek, “Toplantıyı kabul etmemelerini, toplantıdan çıkıp boykot etmelerini taraflardan beklerdim ama böyle kavga çıkacağını beklemiyordum. Şimdiye kadar böyle bir durum hiç yaşanmamıştı.” diyerek, olayın yaşanma sebebinden şöyle bahsetti:
“Açıkça söyleyeyim kotaya müdahale var”
“Bu konu o güne ait bir mesele değildi. Seçimin olup olmayacağı, seçim komisyonu nasıl olsun, yeni baştan mı kurulacak, mevcut olan mı aktif edilecek, bunlar tartışılan konulardı. Kota 11 sandalyeye sahip. Bazı taraflar kota sayısını çok görüyor. Açıkça söyleyeyim kotaya da müdahale var.”
Mehmet Erbiloğlu’nun “KYB dışında diğer partilerde de kotaya müdahale olduğu yönünde bakış açısı mı var?” sorusuna Azad Küreci, “KYB diyor ki bu 5 kürsü Türkmenleri 5’i de Keldani, Süryani, Asurilerin olsun dağılsın, ama ben de faydalanayım diyor. Mirası bölmek gibi. Bazıları da diyor ki ‘çok bile çünkü KDP (Kürdistan Demokrat Partisi) bunu kullanıyor’ diyor.” şeklinde yanıt verdi ve konuşmasına şöyle devam etti:
“Türkmenlerin de hatası var mı, var. Millet olarak, siyasi olarak, partiler olarak hatalarımız var, o nedenle durumumuz bu. Açıkça söylüyorum, KDP müdahale ediyor. Müttefik olmak çok normal, mesela kürsü kazandım, siyasi duruma bakarım, milletimin durumuna bakarım. Hangi taraftan müttefik olursam bizim milletimize, siyasi durumumuza daha fazla faydası olur, ona göre müttefik olurum. Ama müttefik de olursan bu menfaat üzerine olmamalı, ahlaki bir şey olmalı. O sana, sen de ona yardımcı olmalısın. Bu eşit bir şekilde de değil. Çünkü bizim bir kuvvetimiz yok. Sürekli siyasetçileri suçlamayalım. Mesela bir siyasetçi sahaya indi ama milleti arkasında değilse, desteklemiyorsa…”
“Milletin desteklemiyor olmasının sebebi siyasetçiler değil mi diyen Erbiloğlu, “Siyasetçilerin hatası mı daha çok insanları küstüren?” sorusunu yöneltti. Milletvekili Küreci ise “İki noktaya değineceğim. Birincisi siyasilerin programı yok. Bir parti seçimde zayıf düşebilir ama hiç ortada kalmaması, yetiştirmemesi de yanlış. Bende ilkokuldan beri bir ruh vardı. Bu tarz konularda tartışırdık. Her şahısta, milletle bu ruh, bir milli his olmalı. Yoksa millet siyasetçiyi bir imtiyazcı olarak görür. Üniversitede sorduklarında Türkmen yazardım kendimi, ama bakardım bazı arkadaşlarım yazmazdı, sorardım onlara neden yazmadılar diye. Bunun siyasetle alakası yok.” şeklinde yanıt vererek konuşmasına şöyle devam etti:
“Mesela Ocak’a milli ruhu olanlar geldi ki bütün Türkmenler gelmemişti. Orada siyaset yoktu, Baas dönemi insanlar korkardı siyaset yapmaya. Ama milli bir ruh vardı kültürel sanat yoluyla halk o ruhu ayaklanmaya kadar himaye etti. Ben ayaklanmaya katıldım. O nizamı reddediyordum. Ben Baasçı olmadım hiç çünkü Bas rejimi Türkmenleri hiç saymadı. Öyle bir siyaset uygulandı ki Irak, Kürtlere yakın olanlar Kürtleşsin, Araplara yakın yaşayanlar Araplaşsın siyaseti uyguladı.”
“Siz kendi istediğinizi yapıyorsunuz, bizim değil”
Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) haricinde diğer partilerin kotaya bakışına ilişkin ise Küreci, “KDP hem kendi hem de Türkmen dilini kısaltmaması için kürsülere müdahale etmemeli. Ben kendilerine de dedim, Erbil’de sizin siyasetiniz bizim için diğerlerinden daha iyi, herkesle görüşüyorsunuz müdahale etmenize gerek yok. Bana oy verip diğerine oy vermelerine ya da birine makam verip diğerlerine vermemelerine gerek yok. Kaç defa kendilerine de söyledim, ‘siz kendi istediğinizi yapıyorsunuz, bizim değil. Bizim taleplerimiz üzerine çalışmıyorsunuz’. KDP’nin tavrı, bize ‘siz temsilci değilsiniz, siz kendi milletiniz için çalışmıyorsunuz’ gibi sözlerin söylenmesine neden oldu. Benim başkasının sesiyle parlamentoya seçilmem milletimizin hoşuna gitmesin. Ben Türkmen’i temsil ediyorsam, Türkmen’e gelin oy verin derim. Beni beğenmiyorlarsa başkasına gidip oy verirler. Biz bölge için tehlike değiliz. Hangimiz çıkarsak çıkalım. Madem sizinle bir müttefikiz, o zaman bizim dilimizi kısaltmalarına ne gerek var.” şeklinde açıklama yaptı.
Azad Küreci, “Diğer yaratılan, oy verilen partiler de ‘ben kendi oyumla geçebileyim, sizin oyunuzu istemiyorum’ diyebilmeli.” dedi ve herkesin kotadan faydalanmaya çalıştığını kaydetti.
IKBY Parlamentosunda, Parlamento Başkanı Revaz Faik’in oturumu durdurmasına rağmen Seçim Komisyonu’nun aktifleştirilmesi kararına ilişkin itirazların varlığı karşısında ne tür bir gelişme yaşanacağına ilişkin ise Azad Küreci, “Parlamentoda konular hiçbir zaman halledilmemiştir. Her zaman siyasi partiler ne karar aldıysa, parlamentoda o uygulanmıştır. KDP ve KYB anlaşırsa ki bence seçim yapılması için Seçim Komisyonu aktif olmalı yoksa nasıl çalışmalara başlayacak. Ama hala biz de tekrar oturum olacak mı bilmiyoruz.” ifadelerinde bulundu.
“Biz şimdiye kadar hep zarar gören taraftık”
“Verilen haklar kanunen verilmiştir, ama uygulamaya gelirsek….”
Azad Küreci, var olan siyasi boşluktan Türkmenlerin yararlanma durumuna ilişkin ise, “Biz şimdiye kadar hep zarar gören taraftık, şimdiye kadar faydalanamadık. Bize verilen haklar kanunen verilmiştir, ama uygulamaya gelirsek birçok şey gönlümüzün istediği gibi değil. Yüzlerine de söyledik dinliyorlar ama hesabımızı yapmıyorlar çünkü güçlü değiliz. Siyasi bir konu olarak değil millet olarak da zayıfız. Siyasi partiler de kendilerini iyi temsil edemedi.” değerlendirmesinde bulundu.
“Edebiyatçı ve sanatçılar Türkmen milletine çok şey kazandırdı”
Edebiyatçı ve sanatçıların Türkmen milletine çok şey kazandırdığını belirten Küreci, “Bundan gurur duyuyorum. Sanatçı bu milleti sesiyle, kelimelerle milliyetçi yaptı. 70-80’lerde siyaset yoktu. Biz bir horyat bir şarkı dinlerdik, o bizim içimize işlerdi. Tacil Evi tarafsız bir yer. Sanatçılara da gelmelerini teklif ettik ama gelmediler. Onlara kızmıyorum gelsinler konuşalım, şikayetlerini dile getirsinler.” diye konuştu.
Türkmen partilerinin hedeflerinin bir yönde olmadığı yönünde eleştiride bulunan Küreci, “Hedefimiz bir olsa, hepimiz odaklansak, isteğimiz olana kadar hep talep ederiz.” şeklinde ifade kullandı.
“Biri kendine Türkmen demeye korkuyorsa, öz diliyle konuşmuyorsa, halimiz bu olur”
Kendi milletine öz eleştiri getirdiğini söyleyen Azad Küreci, “Kendi dilini konuşmuyorsa, kendilerini Türkmen saymıyorlarsa, destek olmuyorlarsa tabii ki de karşı taraf sana bu şekilde muamelede bulunur. Biri kendine Türkmen demeye korkuyorsa, öz diliyle konuşmuyorsa, kendi kültürünü savunmuyorsa, aldığı göreve sahip çıkmıyorsa, halimiz bu olur.” diyerek sitem etti.
Seçimlere katılıp katılmayacağı sorusuna Azad Küreci, “Listemiz var Millet Listesi, o listeyi daha güçlü hale getirip, seçimlere katılabiliriz.” dedi ve kazanıp kazanmayacaklarına ilişkin ise, “Bu millet bizi beğenirse kazanırız. Hangi liste 1000 oy kazanırsa 1 sandalye alır.” şeklinde açıklama yaptı.
Son olarak Türkmen Milletvekili Azad Küreci, Türkmen halkının şikayet etmekte haklı olduğunu ancak kendilerinin de görevlerini yerine getirmesi gerektiğini ifade ederek, “Sen de en azından diline sahip çık, Türkmen olmaktan gurur duy, dilinle konuşmaktan gurur duy, kültürüne sahip çık, çünkü kültürün yoksa yoksun demektir. Bir seçim olduğunda en azından bir beğendiğin kişiye oy ver. Ya da kimi beğeniyorsanız aday olması için ikna edin, bir liste ortaya koyup 20-30 bin oy kazansın. E bu millet bunları yapmıyorsa, o zaman bu millet şikayet de etmesin. Kendisi de bu durumda suçlu. Bir öğretmen ise görevini güzel yapmıyorsa şikayet etmesin, bir müdür, bir parti başkanı her kimse herkes kendi yerinden görevini yapsın.” diyerek Türkmen halkına seslendi.