Johnson, CNN Portekiz'e yaptığı açıklamada, Rusya-Ukrayna savaşında Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin Ukrayna'nın arkasında durduğunu, hala destek verdiğini, ancak savaştan önce durumun böyle olmadığını savundu.
Eski İngiltere Başbakanı, Batılı ülkelerin Ukrayna-Rusya gerilimine tepkileri konusunda Fransa'ya savaş ihtimalini "son ana kadar kabullenmeme" eleştirisi getirirken, Alman hükümetini de başlangıçta "ekonomik nedenlerle uzun bir çatışma yerine, Ukrayna ordusunun hızlı yenilgisini desteklemekle" suçladı.
Johnson, Almanya'nın bu tutumu için "Bunu destekleyemedim, bunun korkunç bir bakış açısı olduğunu düşündüm. Ancak, onların neden böyle düşündüğünü ve nasıl hissettiklerini anlayabiliyorum." ifadelerini kullandı.
İtalya'nın Mario Draghi yönetimini de eleştiren Johnson, Rus hidrokarbonlarına olan "büyük" bağımlılığı göz önüne alındığında, "basitçe bizim aldığımız pozisyonu destekleyemeyeceklerini" söylediğini belirtti.
Johnson, öte yandan savaşın başlamasının ardından AB ülkelerinin tutumlarının değiştiğini belirterek, "Almanlar, Fransızlar, İtalyanlar, herkes, ABD Başkanı Joe Biden, başka seçeneğin olmadığını gördü. Bu adamla (Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin) pazarlık yapılamazdı." dedi.
Boris Johnson, "Tüm endişelerimden sonra, harekete geçen AB ülkelerini takdir ediyorum. Birlik oldular. Sert yaptırımlar uyguladılar." dedi.
Almanya: Suçlamalar tamamen saçmalık
Öte yandan, Alman Hükümet Sözcüsü Steffen Hebestreit, Berlin’de düzenlenen basın toplantısında Johnson’un CNN'de dile getirdiği suçlamaların doğru olup olmadığı sorusuna cevap verdi.
Johnson’un sözlerinin “tamamen saçmalık” olduğunu belirten Hebestreit, çok eğlendirici olan eski Başbakanın her zaman gerçekle kendine has bir ilişkisi olduğunu bildiklerini, bu olayda da aynı şey olduğunu aktardı.
Hebestreit, Almanya’nın savaş başladıktan sonra Ukrayna’ya önemli miktarda silah verdiğini, ülkesinin savaş ve kriz bölgelerine silah göndermeme uygulamasından vazgeçtiğine işaret ederek, “Bu nedenle, gerçekler bu suçlamaya karşı duruyor.” şeklinde konuştu.