Griffiths, Associated Press (AP) ajansına verdiği mülakatta, Kahovka Barajı'nın yıkılmasının ardından Ukrayna'daki insani durumu değerlendirdi.
Ülkedeki insani durumun, barajın yıkılmasından öncesine göre "çok daha kötü" olduğunu belirten Griffiths, söz konusu durumun ardından 700 bin kişinin daha içme suyuna ihtiyaç duyduğunu vurguladı.
"Dünyanın ekmek sepeti" olarak tabir edilen bir bölgede su baskını olmasının yıkıcı etkilerine işaret eden Griffiths, bu durumun kaçınılmaz bir biçimde tahıl ihracatının azalmasına, dünya genelinde gıda fiyatlarının yükselmesine, milyonlarca yoksulun daha az yemek yemesine yol açacağı uyarısında bulundu.
Griffiths, "Bu, virüs gibi yayılan bir sorun." değerlendirmesinde bulundu.
Genellikle Ukraynalı yardım gruplarıyla çalışan BM'nin Ukrayna'nın kontrolündeki su baskınlarının olduğu bölgelerde 30 bin kişiye ulaştığını kaydeden Griffiths, Rusya'nın ise bugüne kadar kontrolündeki bölgelerdeki taşkın mağdurlarına erişime izin vermediğini söyledi.
Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia ile 7 Haziran'da, Ukrayna'daki ekiplerin cephe hattından geçerek bu bölgelerdeki Ukraynalılara yardım ve destek sağlanması için Rus yetkililerden izin alınmasına yönelik görüştüklerini ifade eden Griffiths, Moskova yönetiminin taleplerini karşılaması için görüşmede detayları paylaştıklarını kaydetti.
Griffiths, acil müdahalenin hayatları kurtarmak için oldukça önemli olduğuna ancak bunun da ötesinde Dinyeper Nehri'nin hem Rusya'nın ve hem de Ukrayna'nın kontrolünde olan taraflarındaki 700 bin kişinin uygun içme suyu yoksunluğu sorununun olduğuna işaret etti.
Önemli tarım alanlarının da sular altında kaldığına dikkati çeken Griffiths, Zaporijya Nükleer Santrali'ndeki reaktörleri soğutmak için gerekli suyun sağlanması sorununun da yakın olduğunu belirtti.
Griffiths, su taşkınlarının savaş nedeniyle olan kara mayınlarını da farklı bölgelere taşıyarak özellikle çocuk ve yaşlıları tehdit edebileceğini dile getirdi.
Barajın yıkılmasının geniş kapsamlı sonuçları olduğunu anımsatan Griffiths, Ukrayna'nın barajın yıkılmasından kaynaklanan daha büyük bir sorunla ile baş edebilmesi için BM'nin daha fazla fon sağlanması başvurusunda bulunmasının kaçınılmaz olduğunu söyledi.
Griffiths ekonomik, sağlıksal ve çevresel sonuçlarının görülmesi için başvurudan önce birkaç hafta beklemek istediğini ifade etti.
- Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması'nın uzatılması
Griffiths, BM Ticaret ve Kalkınma Konferansı Genel Sekreteri Rebeca Grynspan ile "Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması'nın uzatılması için çalışıyoruz." ifadesini kullandı.
Anlaşma kapsamında Rusya'nın amonyak ihracatı için boru hattının açılması ve amonyağın başka bölgelere de ulaştırılmasının öncelikleri olduğunu kaydeden Griffiths, amonyağın, küresel gıda güvenliği için hayati önemi olduğunun altını çizdi.
Griffiths, boru hattının mümkün olan en kısa sürede onarılmasından yana olduklarını belirterek "Bu nedenle oldukça kötü bir şekilde zarar görmediğini umalım." dedi.
Ukrayna'nın güneyindeki Herson bölgesinde Rusların kontrol ettiği Kahovka Barajı ve Hidroelektrik Santrali'nin 6 Haziran'da bombalarla vurulduğu duyurulmuştu. Bölge, su baskını nedeniyle büyük bir çevre felaketiyle karşı karşıya kalmış, barajın vurulmasına yönelik Ukrayna ve Rusya, birbirlerini suçlayan açıklamalar yapmıştı.
- Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması
Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırısının küresel gıda fiyatları üzerindeki etkisini azaltmak için BM, Rusya Federasyonu, Türkiye ve Ukrayna 22 Temmuz 2022'de İstanbul'da düzenlenen törende Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması'nı imzalamıştı.
19 Kasım 2022'den itibaren 120 gün uzatılan anlaşma, 18 Mart'ta yeniden uzatılmıştı.
Buna göre, Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması'nın süresi 18 Temmuz'da dolacak.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 17 Mayıs'ta "Ülkemizin gayretleri, Rus dostlarımızın desteği ve Ukraynalı dostlarımızın katkılarıyla, Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması'nın 2 ay daha uzatılmasına karar verildi." ifadesini kullanmıştı.